ADIYAMAN
Bahar ne güzel yakışıyordu
Memleketime
Tablolar kıskanırdı
Kır çiçekleri açınca
Oysaki !
Katlimize ferman yazıldı
Sabahı beklemeden
Kimin kirli elleri izin verdi
O binaların inşaatına
Kim onayladı
Kim çizdi
Kim yaptı
Bize mezar olan evlerin projesini
Ah memleketim çiçek mevsiminde
Anıları kamyonların kasasında
Gidip döküyorlar çöp gibi
Bakmaya yürek dayanmaz
Yazmaya kelimeler yetmez
Kaç kamyon oldu memleketim
Duyan bilen var mı
Ne çok yakışırdı bahar
Sokaklar tanıdık telaşı
Evler gündelik yaşamda
Hep bir misafir uğurlaması evler
Adıyaman mevsimlerden kış
Günlerden hep Pazartesi olacak artık
Unuttuldu memleketimin her köşesi
Birinci gün biz geldik
İkinci gün sen geldin
Üçüncü gün o geldi
Dörttuncu gün afad geldiğinde
Herkes soğuğa yenik düşmüştü
Ne çok yakışırdı kalabalık sokaklarına
Giden geleni tanırdı
Gelen gidenleri yad ederdi
Şimdi bütün tanıdıklar yarım hikâyelerde
Gidenlerine ağıtlar yakıyor
Söyler misiniz
Memleketimi kaç kamyona sığdırdınız
Şehri Adıyaman sokakları hep tanıştı
Şimdi bütün caddeleri ölü kokuyor
Anılar enkaz olmuş
Yağmur sel olmuş
Rüzgâr resimleri savurmuş uzaklara
Adıyaman artık yabancı yüzlerin içinde
Kendi yalnızlığına börünmuş
Kefensiz toprağa verilenlere ağlıyor
Mevsim kış
Saat Dört on yedi geçiyor
Sabaha çok vakit kalmamış
Bir-anda ufalanmış duvarlar
Söndürdü bütün ocakları
Kime dokunsam
Ciğeri kefensiz mezarlığında
Gidenlerini yad ediyor
Yadıyaman yad değildi
Yad oldu herkese şimdi