29 Aralık 2021 Çarşamba
29 Kasım 2021 Pazartesi
Öyle Senle Doluyum
Öyle sen doluyum ki
Ben sen olayım
Tepeden tırnağa sen!!!
Gölgene, asılıp kalayım
Geceyi sarhoş eden
Karanlığın içinde...
Bırak sende kaybolayım sende!!!
Kimse sürmesin izimi
Rüyaların dikenli tellerinde uyumadan
Ah bırak ruhunda can versin
Gözlerim...
Mahcup olmuş sözlerim,
Yaksın bedenini
Sonsuz alevi ile
Öyle doluyum ki seninle!!
Denizde dalgalarla,
Dağa taşa vurmak istiyorum ayaklarımı
Bedenimi yok sayarak
Öyle senle doluyum ki !!
Yeniden sen olarak dökülüyorum
Güneşin doğuşu altında
Sesine yaslanıp kalıyorum
Ruhumu zincirsiz bırakarak
Öyle doluyum ki seninle !!
Yağmurun peşinde koşarak
Sana geliyorum
Yağmurun damlaları eşliğinde
Yüreğimi, yüreğine koymak için
Öyle doluyum ki seninle !!
Ellerin ellerimde
Gözlerime şiirler yazıyor
Arzunun açtığı yerden
Öyle doluyum ki seninle
Yüreğini, yitirmiş bu zamandan
Korkuyorum !!
Günler, kirpiklerimin arasında kaybolup
Kalbimi takatsiz bırakıyor yüreğinde
21 Ekim 2021 Perşembe
DE İŞTE
De işte
Bak sabah oldu
Yine yoksun
Şimdi hangi kıyıda
Yüreğini çatlayacak kadar
Gözlerini susturuyorsun
Kalbinde ki yara için
De işte
Bugün de uyandım sessizliğe
Kıyamet koptu
İçimde ki yangınlarda
Ve ben yine ölmedim
De işte
Benim prangalar bırakmadı
Senin de gücün yok sevmeye
Bu saatten sonra
Gelsen bile
Çaresi yok bu aşkın
De işte
Zamansız bir sevda yağmuru altında
Yüreğim yüreğine aktı
Sana geç kalmışlığın-dan
Mezun olmadı gözlerim
De işte
Geceyi bekledim bu şehirde sensiz
Sabah olmasın diye
Güneşe beddualar ettim
Her gün sabah oldu
Ben sensizliğe her gün öldüm aynı saatte
De işte
Sevme başkasını
Seversen aynı yerden
Ölsem bile affetmem seni
De işte
Kal yanımda
Seni kendime saklayacam
Kimse bilmesin varlığını
Anlatırım belki bir gün seni
O güne kadar sus yüreğimde
De işte
Sensizliğe üşüyorum
Nefessiz kalıyor sesim
Çıkmaza çıkıyor içim durmadan
Yokluğun soğuk bir sabah gibi
Acıtıyor sol yanımı
De işte
Gel yüreğime oturmuş hasretini
Sustur teninde
26 Eylül 2021 Pazar
UNUTMA
Unutma....
Mesafeler koyup kaçan sen
Hep kaçak oynadın zaten
Gelmek için yağmuru bekledin
Geldiğin yolların izi silinsin diye
Sağa girdin bekledin
Solu unuttuğun geceler
Düş kurduğun vakit geldi aklına
Unutma...
Kırık dökük içim dedin durmadan
Ama yıkıp döktüğünü bildin her zaman
Şimdi mevsim bitecek
Yeni bir mevsim başlayacak
Yaprakları sarartıp döken
Arkasından onu da uğurlayacağız
Ama sen hep "ben" diyeceksin
Bir kuş uçacak gökyüzüne
Özgürlüğe doğru çırpacak kanatlarını
Ama enkaz bıraktığın ruh
Ne ölebilecek ne de gidebilecek
Uzak diyarlara
Unutma...
Bilinmez yollar da biter elbet
Bir gün Mansur Dar-ına durur
Helallik istersin
Gün tenine batınca
Evelli unutma
Gün tenine batınca
Dünü unutma
Senden bir "ben "alacaklıyım
Yansam da
Küllerimin toprağa düştüğü vakit
Hep yağmuru bekle
İçin yansın saatlerce
Unutma...
Sen geldin
Günü enkaz etmeye
Yerle yeksan etmeye
Geceyi yakmaya sonra
Ve gitmeye kaleşce
Unutma...
Yıldızlar söner gecede
Sen bende bitersin
Bir gün... elbette
Ölmüş olsan bir mezar taşın olur
Bir iki gelir biraz çiçek
Bir kaç eskimiş cümle koyardım baş ucuna
Bekler susar, susar beklerdim
Ve sonra kalkıp giderdim zamanın içine
Bir mezarın olurdu bu şehrin bir köşesinde
Ben de ölmüş olan sana gelirdim
Unutmak için
Ben de ölmüş olan sana gelirdim
Unutmak için defalarca
Unutma....
Sesin bile tesirini kaybetmiş bende
Titreyen ses tellerin yok artık içimde
Kendi cehenneminde gülüyorsun
Alev alev
Ruhunu öldürdüğün kadını bile bile
Unutma...
30 Ağustos 2021 Pazartesi
UYKU
Yanımda ütüsüz zaman,
Üstümde yıpranmış gökyüzü
İçim boş bir geceye uyuyor
Yazılmamış hikâyede
Bir yerlere gidiyorum
Uykunun kollarında şimdi
Uyansam gitmiş olacak belki
Ama gözlerim açılmıyor
Yüzümün gölgesi kırılıyor
Ürkütüyor içimdeki zamanı
Uyusam göçebe kuşlar uçsa içimde
Sessizce kalkıp ...
Cebimde taşıdığım anıları
Balkondan havaya bıraksam
Rüzgâr gelip alsa
Uzak bir şehrin gürültüsüne bıraksa
Ben gidip tekrar,
Kendimi uykunun kollarına bıraksam
Gecelerce....
Gündüzleri yok sayarak
Uyusam uyusam
Bir zaman sonra uyansam
Yağmurlar başlamış
Bir kaç yaprak inatla dalına tutunmuş
Kuşlar göç mevsimini yarılamış
Yeni bir gündüze uyansam
Uykunun kollarında
Zaman iyice mayalanmış olsun
Düşler ülkesinin arka sokaklarında
Dışarıda rutin işler temposu
Her yer aynı
Sen herkes gibi
Ben aynı değil
Uyku değiştirdi her şeyi
Yenilenmiş gündüze uyanıyorum
Yeni bir ben olarak
Düzen aynı
Hayat mecburi istikamette
İnsanlar aynı yalnızlığın içinde
Güneş vaktinde doğmuş
Öğlen sıcağında birkaç kuş gölge dallarda
Komşu kediyi kovalıyor her zaman ki gibi
Çocuklar sokak devriyesi'nde
Çığlıkları büyümüş iyiyice
Keşke zaman onların gülüşlerin de dursa
Gidip tekrar uyusam
Uyandığımda ..
Sonbahar gelmiş olsun
27 Temmuz 2021 Salı
KADIN ve MEVSİM
Sonbahar akşamı,
Karanlık izbe bir köşede
Bir kadın vardı kapı önünde
Gözlerinde yaralı bir gün taşıyordu
Eski bir anı sinmişti üstüne sanki
Yok oluyordu kendi içinde
Kadın, mevsimlerin içinde
Düş kadar derin bir karabasanda boğulurken
Kış koşarak geldi
Kırık dökük kadınların gülüşlerinde
Sonsuz bir zamana yazılmış gibiydi kadın,
Mevsimini yaşıyordu bir belki de
Kadını sonbahar akşamına gömdüler
Sessiz çığlıklar eşliğinde
Belki de zaman az'dı
Derin bir gülüşü eksilttiler gözlerinde
Ağıdın içinde cana geldi kadın
Bütün dinlerin ucuzluğunu yararak
Kadınlar, sonbahara benzerdi
Seslerine rüzgârın çını,
Saçlarına sonbahar dokunurdu
Ellerindeki zamanı durdururcasına
12 Haziran 2021 Cumartesi
ANILAR
Gece yazdı reçetesini
Bir kadeh şarap
Radyo aynı frekansta
Pencere sonuna kadar açık
Anılar sanki el olmuş
Geceyi susturuyor
Bir köşede...
Gece örtü gölgesini
Ruhumun üstüne
Dışarda cılız bir ses
Seste kaybolan yıldızlar
Hiç olmuş zamanın içinde
Bir ben ,bir de sokak kedileri
Gece yine aynı
Hüzün dolu
Ben kalabalık bir şehir gibiyim
Aşılmaz yolların son durağında
Bahaneler üretiyorum
Kendime...
Gece yine aynı
Ben yıllanmış bir şarapta
Yüreğimi susturuyorum
Sokak lambasının gölgesinde
Gece yine aynı
Ben el olmuş anıları
Dize yapıyorum
Susmuş sesime
25 Mayıs 2021 Salı
KADIN ve ÇOCUK
Bu kentte bir ben
Öldüm
Bir sen yasaklandın
Karanlığının sessiz çığlığına
Bir ben öldüm
Bu şehirde,
Gölgelerime sığınırken
Bir sen öldün,
Düşlerin de vurulurken
En güzel yaşında
Bir ben öldüm
Pusuya düşen
Düşlerimin ardına
Bir sen öldün
Yüzündeki gülümseme ile
Bir ben var olmadım
Hiç bir evin penceresinde
Bir sen olmadın
Okulun ilk günü
Hiç bir okulun bahçesinde
Bir ben görülmedim
Gürültülü sokaklarda
Bir de sen
Kalabalık şehirlerin yozlaşmış yüzlerinde
Bir ben öldürüldüm
Adalet yazan duvarlarda
Bir de sen
30 Nisan 2021 Cuma
.....
Aklıma geliyorsun ya
Düşlerim gölgelere dönüyor
Avuç içime sinmiş ellerin,
Ecelim oluyor yokluğunda
Yazılmamış hikaye oluyor
Yazıllıyorsun tarihime
Aklıma geliyorsun ya
Dilim cura
Yüreğim türkü oluyor
Günü bölüyor ömrüme
Yıldız olup süslüyorum
Gökyüzünü adına
Aklıma geliyorsun ya
Lâl oluyorum yüreğine
Gözlerinde idam edilirken
Düşüyorum bir yıldızın ardından
Bulut oluyorum maviye
Kaçak bir düş kuruyorum
Düşler bahçesinde
İçinde sen,içinde ben
İçinde kuşlar
İçinde deniz
İçinde biz hiçken
24 Mart 2021 Çarşamba
...
Ömrüme, mıhlanmış bir şiir
Kül ediyor bendeki zamanı
Hangi mevsimi var etsem
İçimdeki hüzünlü veda ya
Bir bilinmez doğuyor içimden
Uçurumlardan atlıyorum
Gün doğumlarını beklemeden
Yarım kalmış hikâyeleri yazıyorum
Aslını taklit edercesine
Bedenim bir savaş meydanından çıkmış gibi
İçimde ki kelebekler veda ediyor
Yüreğimdeki zamana
Bir çocuk gülümsemesine takılıyor gözlerim
Çözülüyor içimdeki zinciler bir biri ardına
Mavi kuşlar sohbet ediyor
Sokaktaki kediyle
Savaşlar ara veriyor
Sebepsiz ölümlere
Sana sarılınca
Yüreğim var oluyor bedenimde
Ömrüme mıhlanmış bir şiir-i daha
Kaleme alıyorum
İçimde tanrılaşan zamana karşı
27 Şubat 2021 Cumartesi
ÇOCUK
Seni yazsam çocuk
Kaç şiir çıkar bu saatte
Ressam resmeder mi ?
Suretini yüreğimin gergefine
Yoksa silikleşir mi suretin
Gözlerimin içine
Seni yazsam çocuk
Ellerim titrer mi
Yazdığım cümlelerin içinde
Bedenine değen kurşunları siler mi
Yarım kalmış cümlelerde
Kaç ölü çıkar bizden;
Biz kaç ölü oluruz,
Çocuk...
Seni yazsam
Hangi kitap sarar bedenini
Hangi kağıt izlerini yok eder beyazda
Hangi kalem kanamadan yazar adını
Bir cümlenin virgül ile ayrılmış kısmında,
Seni yazsam yüreğim surar mı
Bir annenin feryat eden sesinde
Söyle çocuk
Hangi savaşlar
En güzel yaşların katili oldu
Yüksek binaların şatafatlı odaları mı
İsimleri önündeki etikete boyun eğenler mi
Yoksa evinin içindeki karanlık mı
Seni aynı yaşa mahkûm etti
Söyle çocuk
Katilin kim
Dünü unuttup bugünü heba edenler mi
Hava güzel deyip piknik yapanlar mi
Gözleri olup bakmasını bilmeyenler mi
Sesini duymamak için
Kulaklarını kapattanlar mı
Yoksa biz miyiz ?
En güzel yaşının katilleri
Çocuk...
17 Ocak 2021 Pazar
VERDA
Dil değmemiş şiirler söylenmeli
Gözlerin bile görmeye yasak olduğu
Cümlelerde ...
Kıskanmalı gün seni
Sokaklarda dans ettiğin vakitte
Güneş gözlerine düşmeli
Bir sevgilinin gözleri gibi
Verda,
Hangi Şehrin boş sokaklarında
Ağır adımlarla
Sesin kısılana kadar
İtiraflar yağdırdın
Her sokak başına,
Hangi sokakta yürürken
Diline aşk nağmeleri geldi
Hangi taş duvara yaslanıp
İç çektin uzunca...
En çok Mecnun'un aşkı mı
Yoksa Mem'in sevdasına mi düştün
Hangi aşkı diline çevirdin sokaklarda
Yüreğin yanarken
Verda,
Geceyi yaşarken
Hangi şehrin yabancısı oldun
Kaç yıldızı gömdün
Sessizliğin en derinine
Hangi gün bıraktın
Geceyi yaşamayı,
Sabahın ilk dönümünde
Hangi mevsimde ruhunu boyadın
Paletin içindeki renklerden
Hangi renk yansıtıyor seni
Üzerine işlediğin hangi mevsimin giysisi
Bu kaçıncı gidişin bu sokaklarda
Kaç defa düştün
Kaç defa kalktın mağrur gibi
Verda,
Bak kirlenmiş bu gökyüzü
Yüreği paslanmış insanlarından
Hadi bir şiirle dans et
Uyandır ruhunu karanlıklar ülkesinden
Koş sokaklarda
Ülkemin sürgün yerlerine doğru
Uyandır şehirleri karanlığından
Güneş yeniden doğsun
Bastığın yerlerde...
-
VURULUYORDU EN GÜZEL YAŞIM Vurulurum bir gece vakti Düşlerime değen bir kurşun ile Geceyi böler ansızın bir çığlık Zamanın savaşına yen...
-
TaNrI BeNi ÖlDüRmEyİ UnUtMuŞ Bütün ordularım Kibrin yüzünde Yolda telef oldu Şimdi her gece çıkıp Aynı yerden Cesetleri topluyoru...
-
Şeytan Çok Üzülür mü Dolunayın geceye hüküm sürdüğü , Bu gecede ! Eğri büğrü içimde ki her zere Dışarda hafif bir rüzgar Ve cırcır...